Thursday, July 18, 2013

Anne, ben büyüdüm!

Anne, ben büyüdüm!

Yok, üniversiteyi bitirdim diye değil. İşe başladım diye, kendi paramı kazanmaya başladım diye de değil. 24 yaşına geldim diye de değil.

Büyüdüm; ülkeden ülkeye, şehirden şehire taşınıp dururken satın alıp eve getireceğim her bir obje için 100 kere düşündüğüm için. Daha az eşyayla yaşamaya çalıştığım için.

Büyüdüm, buzdolabındaki yemek bozulmasın diye dışarıda yemek tekliflerine hayır diyebildiğim için. Akşam canımın istediği yemeği değil de, bozulmaya yüz tutmuş kabakları değerlendireyim diye mücver yaptığım için.

Büyüdüm, tek başıma doktora gitmekten, hastanelerin depresif koridorlarında sıra beklemekten artık korkmadığım için. (Tamam, hala biraz korkuyorum:)

Büyüdüm; hasta olursam bakacak kimsem yok, başımda ateşimi ölçecek, çorba yapacak, nane limon kaynatacak kimse yok diye, aman hasta olmayayım diye kendime çok iyi baktığım için. Bütün kış sırf hasta olmayayım diye, her sabah şifalı çaylar içtiğim, meyvemi sebzemi, proteinimi eksik etmediğim için.

Büyüdüm; bütün çabalarıma rağmen hasta olduğumda, ateşim çıktığında duşun musluğunu soğuğa çevirdiğim için zorla da olsa, başımda "Tamam üşüyorsun ama su soğuk olmazsa işe yaramaz" diyen biri olmamasına rağmen. (Tamam, tamamen soğuğa çeviremiyorum yine de. % 75'e kadar çıkabiliyorum.)

Büyüdüm; aylar önceden planladığım İbiza tatilimi, daha beter hasta olmayayım, dinleneyim diye son dakika iptal edip; havaya uçan onca parayla, hayalle, beklentiyle başa çıkabildiğim için.

Ama en önemlisi, büyüdüm; kendi tarhana çorbamı kendim yaptığım için...

Brüksel'den sevgilerle,